ENİS BATUR
ŞEHREN’İS / DENEME / LİTARATÜR / 2002 / 152
sayfa
Enis Batur’un gezip dolaşmış olduğu kentler/yöreler
hakkında almış olduğu notlar, yarı-deneme tadında farklı bakış açıları.
Batur’un bu Avrupa kentlerine bakışı her zaman olduğu gibi kendine özgü,
yazılarını kendi çekmiş olduğu fotoğraflarla desteklemektedir. Kitabın
yazılarla paralel hareket eden kolajı, görsel yanı bence yazarın kontrolünde
yapılmakla birlikte, Yetkin Başarır’ın Konsept
ve Tasarımda işi ele alışı, özgün bir çalışmayla karşımıza dikiliyor.
Kitaptan
devam edelim:
Tıpkı Kavala gibi, şehir başlarken, kötü selamlıyor Selanik
de, Türkiye’den geleni: Kuzeyinden güneyine kan damlayan bir Kıbrıs haritası bekliyor
girişte. İnsanın, kalmaya görmeye gittiği bir şehirde, ülkede anadilini
konuşmaktan korku duyması, pasaportundaki kimliğin başına dert açabileceği
endişesini taşıması orada hareket özgürlüğünü, davranış rahatlığını kısıtlıyor
her şeyden önce. Sf.9
Bu durumu, sınırı, sınırları çizen –çoğunlukla- muhafazakâr
kafa yapısını kabul etmiyorum. Sırf bu yüzden Midilli’ye geçmiyorum. Pasaportum
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet’i damgası taşıyor diye vize aldığım(!?), para
ödediğim yolculuğumun sonunu, liman dairesinde kontrol esnasında beni ülkesine
kabul etmeyen zihniyeti reddediyorum. Ben de protesto edip gitmiyorum… Bana
hiçbir ülkenin hiçbir kurumu, kendi düşüncesini zorla kabul ettiremez…
*
Yunancada meteora, yeryüzüyle gökyüzü arasında salınan
anlamına geliyor-muş… Sf.11
*
Her kentin suyu
olmalı bana kalırsa, akar ya da durgun suya kıyısı olmayan bir köy, kasaba,
şehir farkına varmasa da kurur, zamanla kuruyayazar. Suyun çizdiği, yonttuğu,
görkemli biçimler yarattığı Venedik’i, İstanbul’u, Rio’yu susuz kentlerle
kıyaslayınca daha iyi anlaşılıyor bu. sf.37
*
İçi doldurulmuş,
cansız canlılar. Sf.53
*
Lozan’a, gece
çökerken giriyoruz…. Görkemli bir belle époque oteli: Beaurivage (göl kıyısı
boyunca sayısız Beaurivage otelinin önünden geçtik bu arada); yanıbaşında Hotel
Angleterre, iki yüzyıl önce Lord Byron oturmuş, bir kitap yazmış orada; sonra,
göle en fazla sokulmuş yapı, hayalet kulesiyle Ouchy[Uşi] Şatosu. Lozan
anlaşması bu şatoda yapılan görüşmelerin sonucunda imzalanmış. Sf.68-69
Taylan Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder