ifade...

anlattıklarımız; kendimize

sakladıklarımızdan azdır…

taylan köken

kelime...

kelimeler; şairleri bekler

gelip en iyilerini seçsinler diye.

taylan köken

zaman...

zaman; sanki uzanır

sonsuza, ya şu an…

taylan köken

soru...

soru; hep

yanıtını arar…

taylan köken

vapur...

vapur; yaramaz

deniz faytonu…

taylan köken

an...

foto; anın

öyküsü…

taylan köken

denizin dili...

Tuzludur, denizin dili

Bakarsan

Acıdır, denizin dili

Susarsan

Mavidir, denizin dili

Dinlersen

Soğuktur, denizin dili

Seversen

taylan köken

merak...

merak; çok şeyin çilingiri

açar tüm kapıları…

taylan köken

kulak...

kulak; nereye bağlı

o tüm duyulara bağlı!

taylan köken

kuşlar...

okul; kuşlar gibi

teneffüs özgürlüğüm...

taylan köken

tek başına...

tek başıma kalmıştım

bu dört yol ağzında

bazen insan hangi yöne

gideceğini bilemez...

bütün içki masaları

birer sığınma evidir...

her şey tamam olmalı!

ki;

yenisine başlayabileyim...

taylan köken

arada...

öylece durmak

uzunca bir süre

çevrede olup biten

sürükleyip götüren

ne varsa; örneğin

kalabalık; örneğin

yalnızlığım...

öylece durmak

uzunca bir süre

kalabalığa aldırmadan...

taylan köken

konfor...

hallaç; konforsuz yatak!

sıcak, sımsıcak yorgan...

taylan köken

yalnız...

yalnız kalınmış bu adada

göz yaşlarım düşer kıyıya,

nice insanın sanrılarından

oluşan denizin suyuna,

dalgalarına karışır...

hüzün; deniz...

deniz; gözyaşı...

yalnızlık; sadece...

taylan köken

yaz...

ramazan; çocuklukta yazın zor

suyla ağzımı çalkalıyorum!

taylan köken

çocuk...

çocuk; gündüz gazoz kapağı ile maç yapar. sonra;

burnu çizilmiş mokasen ayakkabılarla babaya akşam teftişi.

taylan köken

kapı ardı...

kapı; ardında

muzip ve muzdarip...

taylan köken

abaküs...

abaküs; tek tek boncuklarımı çekiyorum

iç hesaplaşmam, eski çağdan kalma...

taylan köken

kusur...

kusursuz; insan

dinlemeden olunur mu?

taylan köken

şifa...

şifa; yol üstünde

elimden tutan mutluluk

taylan köken

ayna...

ayna;da görüntü

kendime çağrılıyım...

taylan köken

yara...

yara; boşuna sızlar

gelip sağaltılsın diye...

taylan köken

sır...

sır; çocuklukta

çözülememiş gizler...

taylan köken

ışık...

ışık; yoksa

gölgeler olmaz

taylan köken

taş...

taş; tam da orada

durması gerektiği gibi...

taylan köken

uçmak...

uçmak; menzili belirsiz

sonsuz kanat çırpımı

taylan köken

gece...

gece; hep

karanlığa uyanırsın...

taylan köken

karabasan...

karabasan; istemsiz düş

taylan köken

kuşlar...

umutlarımı her sabah

kırıntı haline getirip

pencere kenarlarına

serpiyorum

kuşlar alıp götürüyor

çoğalıyorum...

taylan köken

açlık...

açlık; nedense insan

bir türlü tok olmaz...

taylan köken