İDRİS BOSTAN
MİDİLLİ’NİN İŞGAL GÜNLÜĞÜ -1912- /ARAŞTIRMA/KÜRE/2010/126
sayfa
Midilli Adası
1462 yılında İstanbul’un fethinden sonra çok kısa bir çarpışmayla ele
geçirilmiş ve uzun yıllar Osmanlı hâkimiyetinde kalmış, adeta Çanakkale
girişinden önce Ege Denizini kollayan bir liman/kale görevini görmüştür.
1912 yılına
gelindiğinde ise sürekli toprak kaybeden ve etrafındaki tüm ülkelerle uzun
yıllardır savaş halinde olan, yetmezmiş gibi Batı’nın diğer büyükbaşlarıyla
çarpışan bir ülke konumundadır. Osmanlı dünyanın en önemli kilit noktalarından biri
olan, Anadolu’nun üzerinde oturmuş, etrafında bulunan her toprak parçasına
kendi emniyeti için bir önem ve anlam yükleyerek, dönemin en büyük güç
sisteminin gerektirdiği şekilde yaklaşmıştır. Ancak zaman için çıkarların niteliği
değiştiğinde, güç odakları ve kontroller başkalarının eline geçtiğinde,
dünyanın en büyük emperyali dahi olsanız işler sizin için hızla değişmeye
başlar. İşte Midilli’nin elimizden çıkışı kısaca böyle özetlenebilir.
Midilli Adası
elimizden çıkarken, toplumun en çok zarar kısmı reaya olacaktır. Devletin çoğu
zaman büyük çıkarlarından haberi dahi
olmayan, günlük yaşam telaşı içinde çoğu kez karın tokluğuna çalışan bu kesimin
evleri yakılıp yıkılacak, diğer bir vatandaş gurubumuz olan Gayrimüslim Rum tebaa
tarafından kıyıma uğrayacaktır. Kitapta işgalin uluslararası antlaşmalara ve
verilen sözlere rağmen nasıl gerçekleştiği okunabilir.
Midilli
Adasının Anadolu’daki kolu bacağı olan Ayvalık ile olan bağlantısı ve işgal
için yapmış oldukları işbirliği ayrıca farklı okumaları gerekten
tarafıdır.
Taylan Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder