KÜÇÜK İSKENDER
PAPAĞANA SİLAH ÇEKME! / ŞİİR /
YKY / 2000 / 190 sayfa
Küçük İskender’in şiir serüveninin başındaki kitaplardan bir tanesi olduğu belli oluyor. Biraz acele, biraz söylemek istediğim ne çok şey var havası belli oluyor şiirlerde. Kelimelerle, cümlelerle ve şiirlerin tümünde yapılan oynamalar, oynaşlar temel şiir kurallarını –kendi öznelinde- bozan tavrı onu özgün kılıyor.
Papağan
takılmış plak gibi hep aynı şeyi tekrar eder. Şair ana temalarının topladığı
şiirler demeti olarak kurgulamış olmalı kitabı.. Et(ler)e, intihara, ölüme,
kana, kasıklara, peygamberlere, aşka özel zaafı var: Sataşmadan edemiyor…
Kitaptan devam
etmek en iyisi:
pil
otomobilin altında kalmış
peygamber.
bir delikten içeriye sızmaya çalışmış
hayatı boyunca kan.
kapan kapanmadan önce kararan hava
şişirmiş komik cinlerin etli ciğerlerini.
istanbul’a inen uçak
avcunda su içmiş karanlığın.
öyle yazmışsın mektubunda
öyle dedi akıl hastanesine yatırılan postacı.
Sf.11
*
‘beni sevmene asla izin vermeyeceğim’
diye yazmışsın kapımdaki not defterine;
kendi kapımı çalmak zorunda kalmıştım
içerde olmadığımı bile bile! Sf.12
*
bir tahta masa iki iskemleyle sınırlıydı
ülkemiz sf.13
*
‘aşkı dövmek lazım
kalbe terbiyesizlik ettiğinde!..’ sf.14
*
korkma!
yalnızca iki el ateş edeceksin
çünkü intihar, menzil değil! Sf.17
*
aşka bağışladım organlarımı sf.21
*
yorgunum pir sultan’dan beridir bu ülkede sf.26
*
ama uzun yola çıkarken
yanına insan almalı bir deli. Sf.27
*
bildir; tanrının ağlattığı gecelerde
nasıl utangaçtır yıldızlar
ay azarlarken onları. saklıyorsun;
bir, yalnızlığa fısılda bari suçunu.
Sf.30
*
ikimizden birinin ölçeği incil’de yazıyordu
öpmek, karanlık bir sokakta bıçaklanmaya
benzer sf.37
*
senin uzun saçlarına sardılar cesedimi
sf.38
*
bir devrin dünyayı ayaklandıran dağınık
gözlü atları
uğultular içerisinde gittiler kendi
solgunluklarına..
oradaydım
ayağa kalksam ihtilal olurdu sf.42
*
hiçbir kuş, hiçbir kuşa adres sormaz
sf.43
*
çiçek açsanız baharla aram bozulur
sizi bana bırakmaz bu yalnızlığınız
sf.47
*
mutlaka kaymış bir yıldız takardı yakasına!
Sf.52
*
bulanık, boktan bir sudur aşk
insanın kendini görmek için eğildiği!
Sf.53
*
bugün kuşlarla senden, senin
o çok efkârlı ellerinden konuştuk uzun uzun
sf.63
*
adımı ilk söylediğin gün
kan geldi kulaklarımdan o gece sf.66
*
seni ilk gördüğüm gün
bir martı oydu iki gözümü de sf.67
*
-öncesi, tende durmaz ki.. diyor, ben
sf.78
*
gözgürültüsünün sf.89
*
zamanda bir an bir parantez açtı kendine
herkes sf.91
*
cennet!
cennet, cehennemin tırnağı olamaz!
ve kaçınılmaz
ve karşı konmaz bir intikam hissiyle
sf.93
*
neyse ki sevdim
neyse ki incindim
çok yıkılmadım
sadece yoruldum sf.94
*
Nar: Kalp Toplama Kampı! Sf.95
*
ölen kuşlar şiir olur / kuş öldürenler şair
olur /
kuşların ölümü hep kuşkuludur! Sf.103
*
Sayfa 121
Kaknus şiiri muhteşem. Meraktaysan kitabı alabilirsin…
*
kelimelerin kifayetsizliğiydi zaten bir
şairi darıltan sf.123
*
delirmek, abartısız bir terk ve göç
biçimidir sf.124
*
seksek oynarken yerde sürüp fırlattığın
taşım ben! Sf.127
*
cehennemde yüz yok
bitkiler, hayvanlarla konuşmuyor.
-
eriyen sadece kemik.. kalplerim kalacak..
ölümümden zırnık koklatmam toprağa!
kanamalı bir hasta için acele kin aranacak..
sf.130
*
telifi ödenmemiş hayatlar adına. Sf.168
*
bir ölüm, bir ölüme düş diye göründüyse
sf.170
*
ben, sütüne hırs karışmış bozbozuk bir
acıyım. Sf.171
*
-“denizin hangi yaralarından
düşmüştür deniz kabukları” sf.179
*
parçalanmış bir cesede tabut oldu valiziniz
sf.185
*
o zaman karşı konulmaz ruhlarla
değişiriz
üstümüzdekileri sf.186
Taylan Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder