24 Haziran 2011 Cuma

yazboz...


enis batur
yazboz / deneme / sel yay./ 2001 /267 sayfa

yazboz enis batur’un “özel ansiklopedisinin” devam eden bir kısmı… batur devam ettikçe yazmaya, kendi özel tarihi de devam edecek.
yazboz – hurufi elkitabı altbaşlığı ile yayınlandı… yazım, yayım üzerine dergilerde daha önce yazdığı yazıların toplandığı –yeniden değerlendirildiği- bir deneme kitabı…

kitaptan devam edelim:
belli ki, ucu açık kalıyor, kalacak, yazı konusunda yazacaklarımın. sf:11

kanatıcı soru.
bugün, ayna ayna’ya bakıyor artık
yazıyorlar okuyoruz, yazıyoruz okuyorlar. sf:14

“islam dünyasında zamanın algınaşı farklıdır.” louis massignon sf:16

mana manayı aşıyorsa: yazan ne diyor, demiş, okuyan ne anlayacak, anlamış? sf:17

bir mevsimlik hayali alıp bir ömrün ötesine taşımaya çalışmak susku, sabır ister. oysa, şiire sızan sözdeki gibi: ben kendimi gürültümde susturmaya alışmışım. sf:19

el(im)de midir?

her okur için çağrıları, red fısıltıları olur. sf:22

ustalara ustalar hizmet sunmuştur – biri öbürünün dilinden susarak anladığı için.

yazı alemi için zaman mürekkep. sf:30   

yazı’nın da, sık sık suya yazılabildiğini, silinebildiğini biliyoruz öteden beri. sf:33

derkenar: ya ebruli…

şairlerin şiirlerini genellikle leke olarak da gördüklerine, biçimlediklerine sık rastlanır. sf:55

istektir okumayı yönlendiren. ötekine duyulan istek. ötekinin içinden kendimize duyduğumuz istek. sf:66

tam da noktada çok zayıf olduğumu hissediyorum. ötekini istemek adına. tamam, hiç elime aldığım bir kitabı bırakmadım. canım sıkıldı, boş geldi, gereksiz geldi, ama bırakmadım… ötekini isterim, çünkü seçerim. daima; kendim için, benliğim için, kişisel gelişimim için…

yazmak, yalnızlığı peşinen kabulleniştir. tam da öyle midir? uzakta, başka bir zamanda, her kitabımın çok iyi birkaç okuru olabileceğini biliyor, buna inanıyorum. sf:69

yazı kaygılarının önüne herhangi bir misyon geçmemelidir, düşüncesine sadık kaldım. sf:84

herkesin yazar olduğu bir dünyada kim okuyacaktır? kimsenin (herkes yazdığı için) ötekileri
okumayacağı bir dünyada yazmanın anlamından ne ölçüde söz edilebilecektir? sf:95

bu imkansız bir önerme… llla tembeller olacaktır, hem okumak (tüketim) adına,
hem yazmak (üretim) adına…

yazar gerçekte yazıyla tecrit eder kendisini; odasına, kovuğuna, inine onunla çekilir; 
bir yapay sürgünlük de olsa, yapayalnızlığı dilediğinde orada elde eder. Sf:96

Yanılmak mıdır yazmak?
Yanılgının, yanlışın, yalanın ta kendisi midir? Sf.101

Silahlarını kuşanıp savaş alanına çıkan kişi, bir de savunma gereçleri kullanacaktır.
miğferi, zırhı, kalkanı olmayan savaşçı çarçabuk hedef olur. sf.197      

hiçbir yazar, bütün yazarların çilingiri olamaz ki. sf.197

kimileri taş fırlatır, kimileriyse kitaplar yazar; yazmak, berikiler için deliliğin başlangıcı,
ötekiler için sonudur. petrarca sf:211

yazmak, farkına varmanın sağlam araçlarından biri. sf.248

taylan köken




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder