Tepebaşı Bahçesi’ne gelip kurulanlar arasında Abdülhak Hamit, Süleyman
Nazif, Recaizade Mahmut Ekrem de vardır. Süleyman Nazif, 2 Ağustos 1913’te
“İstanbul Eğleniyor” adlı yazısında da bu bahçeden söz edecektir. O gün bahçede
altmış kadar İtalyan çalgı çalmaktadır. Topu da kırmızılar giyinmiştir. Nedir,
Süleyman Nazif Trablusgarb-Bingazi serüveninin unutulmasına, herkesin kendisini
İtalyan çalgıcılarının ellerinde bağıran aletlerden çıkan seslere kaptırıp zevk
ve neşe içinde eğlenmesine iyisinden içerlemiştir. “Afrika ve Avrupa’daki son
kalıntılarımızdan yükselmekte olan çığlıkların tümünü bu İtalyan mızıkasının
susturmuş, boğmuş” olduğunu düşünerek yazısını şöyle bağlayacaktır:
“Ah, o zaman bir kez daha gördüm ve inandım ki bu kirli Bizans yıkıntısı
içinde her şey yapmacık ve herkes yalancıdır.” Sf:65
parantez-8:
Süleyman Nazif (Doğum:1870
Ölüm:1927) Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemiyle Türkiye Cumhuriyeti
başlangıcında hem devlette görev almış hem de yazın dünyasında varlığını
sürdürmüştür. Şair, yazar ve aydındır.
Fakir yaşadı, fakir öldü. Vefat
ettiğinde cenazesini kaldıracak mal varlığı bile yoktu. Cenazesi sürekli olarak
bedava yazı verdiği Türk Tayyare Cemiyeti tarafından kaldırıldı. Cenazesi
Ayasofya Camisinde kılınan namazdan sonra Eyüp’te toprağa verilmiştir. İstanbul
Belediyesi kabri yapmıştır. Sonra mezarının yanına kadim dostu Mehmet Akif
gömülmüştür. (Kaynak: www.tr.wikipedia.org
)
Taylan Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder