LEYÂL-İ IZTIRÂB / ÖYKÜ / BORDO-SİYAH / 2004 / 74 sayfa
Ahmet Rasim (1864-1932) devrini en iyi yansıtan yazarlardan
biridir. Edebiyatımızın baş köşelerinden birini de ona vermeliyiz.
1883 yılında Darüşşafaka’yı birincilikle bitirdikten sonra,
topu topu 15 aylık memuriyetten ayrılarak kendini tamamen yazarlığa veren Ahmet
Rasim’in çeşitli gazetelerde yayınladığı uzun öyküleri onun ünlenmesini
sağlamıştır. Özellikle İstanbul’u ayrıntılı anlattığı yazılar dönemi günümüze
getiren birer fotoğraf niteliğindedir.
Leyâl-i Iztırâb yani Acı
Dolu Geceler’i günümüz Türkçesine çeviren ve kitabı yayına hazırlayan Zeki
Çakılalan’dır.
Bu uzun öykü ilk olarak 1891 yılında Servet-i Fünun
dergisinde tefrika edilmiştir. Gülistan ve Şevket adındaki iki gencin dönemin
katı ahlak koşullarında tanışması ve başlarına gelen ilginç bir olayın
sonuçlarını aktaran ve yazarca analizi yapılan ilk dönem eserlerindendir.
Kitaptan
birkaç kısa not aktaralım;
Felsefe manevi hastalıkları tedavi etmekle görevlidir. Her manevi hastalığın
da, etki ya da duygu denen bir yayılma aracı vardır. felsefenin amacı da,
manevi hastalıkları doğuracak etkileri gidermektir. Sf: 25
*
Gülmek
ağlamakla anlamdaşmış. Sf:31
*
Gelecekle
ilgili emellerini düşünüyor. Gelecek, heveslerle değil, sağduyu ile düşünülür.
Heveslerin ne geçmişi, ne geleceği vardır. Sağduyu, iffet, insana şimdiyi
düşündürür. Sf:41
*
Bencillik
insanın ikinci doğasıdır; bencil olmayan, hayatın tadını bilemez. Sf:58
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder